Belgeler

Türkiye Cumhuriyeti Maarif Vekaleti Neşriyatından

Zeka Tedkikleri, 1924,


ÇOCUĞUN ZEKASINI TAKDİR HUSUSUNDA NAZAR-I İTİBARA ALINACAK CİHETLER

  1. Ahziyet Kabiliyetinin derecesi: Hassaların şiddeti. Haricden gelen intibaları alması (idraklerin husulü). İlm-i harici, hassalar üzerine te’ettür yapmaktan bir an hali kalmaz. Bazı kimselerin müşahede kabiliyeti fazla olur. Tui veya iradi olarak haricden çok malumat toplarlar. Bunların ilm-i efkarı zengin, tasvirleri tam ve vazıhtır. Bazılarında ise bu kabiliyet dûndur. Bakarlar, görmezler; dinlerler, işitemezler, anlamazlar. Bunların efkarı ve tasviratı kemiyet itibariyle az, keyfiyet itibariyle müphem, müşevveş noksandır.
  2. Hıfz Kabiliyeti: Hafıza demek, zeka demek değildir. Fakat, zengin bir muhayyile ve iyi bir muhakeme için, hafızanın saklandığı mevadd-ı ibtidaiyeye lüzum vardır.
  3. Tahayyül Kabiliyeti: İbdaakar ve icadkar olan muhayyile, zekanın derecesini şüphesiz yükseltir. Keşfiyat ve terakkiyat-ı beşeriye, ümran-ı maddi, iyi bir muhakeme ile mümtezic ibdaakar muhayyilenin mahsulüdür. İcadkar muhayyilenin sanayi-i nefisenin bütün şubatındaki ehemmiyeti herkesçe malumdur.
  4. Tefekkür ve Muhakeme Kabiliyeti: Zekayı en ziyade teşhis ve takdire yarar. Mamafih yalnız bir nevi muhakemesi kuvvetli olan kimseyi de fevkalade zeki ad etmek icab etmez. Muhakemenin riyazî, felsefî, amelî gibi nevilerini hep birden nazar-ı itabara almalıdır. Tefekkür, tahayyül ve muhakemede istiklal ve ibdaa zekanın vasf-ı mümeyyizidir.
  5. Dikkat: Dikkatin şiddet ve kuvveti, tevsi ve temerküz hassalarının ziyadeliği alelumum hayat-ı ruhiyenin yüksekliğine delalet eder. Çünkü dikkat; idrak, tasvir, hıfz, tahayyül ve muhakeme için lazımdır.
  6. Sürat-i İntikal: Zeka ashabı, umumiyetle sürat-i intikal sahibi olurlar. Bir şeyin mukaddematından netayicini keşf ederler. Eserden müessire, sebepten neticeye intikal ederler. (Darb-ı mesel: leb deyince leblebiyi anlamak)
  7. Sürat-i İntibak (adaptasyon): Zekiler, yeni ahval ve şeraite kendilerini süratle intibak ettirirler. Kullanmağa alıştıkları alet veya vasıta mefkud olursa, onun yerine başka bir şey ikame ederler.

Reklamlar