Araştırma Makaleleri

Yayın Adı: Yeni Mecmua

Yayıncı: Mehmed Talat, Tanin Matbaası

Cilt: 5

Sayfa: 115

Yayın Tarihi: 26 Teşrin-i Evvel 1918 (26 Ekim 1918)

Yazar: Necmeddin Sadık

Transkripsiyon: Erol Kömür

“5 Mart 331” adlı özel sayıdan alınmıştır. Rumi Takvime göre 5 Mart 331 tarihi Miladi Takvimde 18 Mart 1915 tarihine karşılık gelmektedir.

ÇANAKKALE’NİN TERBİYE KUVVETİ

Bir milletin en yüksek şahsiyetleri büyük kahramanlarında, tarihinin en güzel parçaları kahramanlık menkıbelerinde aranmalıdır.

Büyük kahramanlar alelade zamanlarda, sukûn devrelerinde gözükmez. Bu şahsiyetlerin tamamıyla edebilmesi için buhranlı zamanlar, milli endişeler felaketlerin  önüne geçecek fedakârlık duyguları lâzımdır. Millî mefkûreler nasıl tarihin en buhranlı, en imtizaclı anlarında, fikirlerin ve duyguların her zamankinden fazla bir kesafetle zevbanından husule geliyorsa, kahramanlar da büyük tehlike, millî mücadele zamanlarında doğar.  O zaman fertler fevk ûl-insan birer insan olur, her bir neferde ferdî vicdan silinir, onun yerine sanki bütün milletin ruhî terkibinden süzüle süzüle kalan en ulvî kahramanlık, fedakârlık duyguları, mefkûreye mümkün olduğu kadar yaklaşmak arzuları kaim olur…

Çanakkale muharebelerinin millî kıymeti asıl bundadır. Çanakkale’yi müdâfaa eden Türk askeri İngiliz – Fransız ordusunu mağlup ederek kaçmağa mecbur bırakmakla yalnız payitahtı, milletin varlığını muhafaza etmedi; boğazları kapamakla Rus inhizâmını ve bunun neticesi olarak müttefiklerine şarkta büyük bir zafer temin etmiş olmadı; filhakika yalnız boğazların İngiliz vapurlarına kapalı kalması, İstanbul’un elimizde kalması askerlik ve siyaset nokta-i nazarından bu harbin müttefiklere en büyük müttefiklerini te’min etti. Fakat Çanakkale’nin bu harpte bize kazandırdığı daha büyük, daha ölmez hazineler vardır ki o da bu müdâfaanın yarattığı kahramanlar, millî kahramanlık menkıbeleridir. Bu nokta-i nazardan da umumî harbin bize en büyük iyiliği, Çanakkale muharebesi olmuştur diyebiliriz.

Ondan evvel bütün dünyada, bilhassa Balkan muharebesinden sonra Türkün ananevi kahramanlık, fedakârlık, cesaret… hasletlerinden şüphe edilmeye başlanmıştı. Millet bile içinde eski kahramanlarını görememekten mütevellit bir hüzün duymağa  başlıyordu. Şan tarihine geçen bir çok tepe, kale isimleri Anafarta boğuşmaları bu zanları, düşünceleri alt üst etti. Düşmanın büyük zırhlı toplarıyla döğülen dar topraklarda Türk neferleri düşmanın bile hayretle gördüğü, insanlığın fevkinde işler yaptı; Çanakkale bütün dillere destan gibi gezen o efsanevi menkıbeleri, her yere resimleri geçen esatirî pehlivanları yarattı.

Türk numuneleri, Türklük evsafını temeyyüz ettirecek vicdanları arayanları Çanakkale destanını okuyacaklardır. Çünkü Türklük millî seciyeleri ne şehirlerde, ne köylerdedir… Onlar tamamen Çanakkale menkıbelerinde görünüyor.

Bunun içindir ki (5) Mart’ın millî terbiye tarihimizde unutulmaz bir kıymeti vardır. 5 Mart bu milletin büyük mefkûre bayramıdır. Cedlerini, milletin mazisini öğrenmek isteyen, milli menkıbelerle vatanî ve millî terbiye alacak olan çocuklarımız, kıraat kitaplarında sık sık Çanakkale’yi görecekler, mekteplerin, odaların duvarlarında o resimleri görecekler, babalarından, analarından bu menkıbeleri dinleyeceklerdir.

O gün mektepler tatil olacak, müsamereler yapılacak; eğlenceler tertip olunacak ve bu hatıra zihinlerde daima uyanık duracaktır. Muallimler, mürebbiyeler, muharrirler milletin terbiyesi için Çanakkale’de tükenmez kuvvet hazineleri bulacaklardır.

Yanan bombayı eliyle düşmana geri gönderen, on kişiyle koca taburları perişan eden,  denize atlayıp düşman zabitlerini kurtaran, küçücük torpidosuyla koca zırhlıları batıran… Türk askerleri çocuklarımızın gözü önünde canlandıracağımız büyük millî misallerdir. Bunun için hiç çekinmeden, gururla, iftiharla diyebiliriz ki:

Çanakkale harp eden bu neslin ahlaka en büyük ve en kıymetli yadigârıdır.

Necmeddin Sadık

 

Reklamlar