ÖZEL YETENEKLİLERİN EĞİTİMİNDE ASIRLIK MAKALELER: Tefekkür ve tetebbu’: Mekteb, Kabiliyet-i Fıtriye İçin Mehekk midir? (Okul, Doğal Yetenekler İçin Ölçü müdür?)
İlk Yayın: 14 Temmuz 1909, İstanbul.
Transkript: Erol KÖMÜR, 1999, Bitlis.
*Yetenek *Yeteneğin gelişim seyri *Yeteneğin gelişim hızı *Yetenek sönmesi *Mekteplerde yetenek keşfi *Okullarda yeteneğin keşfedilememe nedenleri *üstün yeteneklilerin özel eğitim ihtiyacı *zeka *kabiliyet *şuur *şuur altı *zihin *dikkat *dikkatin elastikiyeti *ilim ve sanatın dayandığı yetenek *öğrenme güçlüğü, b
Mekteb, kabiliyet-i fıtriye için mehekk midir?
Çocuklarımızın, umumi bir nokta-i nazardan kabiliyetlerini anlamak için, mektep derslerindeki derece-i muvaffakiyetlerine bakarız ve kabiliyet-i fıtriyelerini bununla ölçeriz. Vakıa mektep muvaffakiyetin, pek de mutemed bir mikyas olmayacağını biliriz; fakat elimizde başka mikyas olmadığı için naçar onunla iktifa ederiz.
Birçok çocuklar mektep rahlelerinde nakabil inkar bir acz irae ettikleri halde, bilahare hay ve huy hayat içine atıldıkları zaman, kendilerinden hiç intizar olunmayan bir dirayet-i mütemadiye göstererek istidlalat-ı sabıkayı tekzib ederler. Bu tezad-ı garibin sebebi, muhtelif şahısların devre-i tekamül ve inkişaflarındaki tefavüttür: erkan-ı tekamül etmiş bir çocuk mektep derslerini mülakat-ı tammesiyle ihzar ederken, diğer taraftan inkişafı batı olan refiki aynı derslere henüz nakıs-ı mülakat ile iştirak eylemiş olur.
UKRAYNA RUSYA TÜRKİYE Makaleler Mecmuası
YAZARIN ÖNSÖZÜ:
Ukrayna adı ile liseli yıllarda “Glastnost ve Perestroyka” sloganı ile birlikte karşılaşmıştım. Sovyetler’in son dönemiydi; gücünü hayranlıkla izleyenler, yakında çökeceğini iddia edenler… Tek kanallı ve ağırlıklı siyah-beyaz-gri haber alma döneminde SSCB hakkında en çok rastlanılan haberler olimpiyatlarda süpürülen altın madalyalar ile SSCB’nin uluslararası futbol müsabakalarındaki başarılarından ibaretti.
Bu bilgi kıtlığı sadece Ukrayna için değil SSCB hudutlarında kalan bugün bir kısmı bağımsız ya da otonom diğer devlet ve topluluklar için de geçerliydi. Türkiye ile soy bağı, gönül bağı olan kültür kökleri bir Türk devletleri için de aynı dorum söz konusuydu. Güncel ve detay bilgi gazeteler ve televizyonlar aracılığı ile gelirdi.
Ukrayna’nın tarihi ve kültürü üzerine ilk karşılaştığım ve tarih lisans öğrencilerinin çoğunun elinden geçen kaynak merhum Akdes Nimet Kurat hocanın Rusya Tarihi adlı eseridir. O yıllarda metodolojiye de ilgi duyan bir öğrenci olarak bu kaynakta tuhaf bir durum ilgimi çekmişti. Kitabın içeriğinin neredeyse tamamında “Ukrayna” ve “Ukraynalılar” a dair bilgiler vardı. Fakat, indeksinde “Ukrayna” kelimesi için 14, “Ukraynalılar” kelimesi için toplamda 9 sayfa referansı verilmişti. Üşenmeden tüm “Ukrayna” sözcüklerini saydım toplam 73 adet çıktı. Bu durum “Ukrayna” konusuna daha çok yoğunlaşmama neden oldu. Eserde Ukrayna hakkında; M. H r u ş e v s k i ‘nin dokuz ciltlik Ukrayna Halkının Tarihi ve D. D o r o ş e n k o’nun iki ciltlik , Ukrayna Tarihi’nin Umumi Hatları adlı eserlerden yararlanılmıştı. Ukraynaca yazılmış bu iki eserin uzun süre çevirilerini araştırdım. Biri 1912 diğeri 1932 baskı bu eserlere maalesef ulaşamadım. Fakat, bu araştırmalar Doroşenko ve Hruşevski’nin hazırladıkları farklı ve ilginç bir yayında buluşma fırsatı sundu. Bu çalışma Ukrayna Türkiye Rusya (Makaleler Mecmuası) adıyla 1914’te hazırlanıp 1915’te yayınlanmıştır. Ukrayna hakkında lisans yıllarında okuduğum ilk derli toplu çalışmadır.
Ukrayna Türkiye Rusya (Makaleler Mecmuası) adlı kitabın kapağında ve içeriğinde açıkça Ukrayna Halaskar Cemiyet-i İttihadiyesi (Ukrayna Birleşik Kurtuluş Cemiyeti) yayını olduğu ifade edilmektedir. Kitap, Doktor Leonkin Chelsky, Profesör Mihalov Kruchensky, V. Doroschenko, M. Melenevsky, A. Jok’un kaleme aldıkları; Ukrayna ve Türkiye Tarihi, Ukrayna Tarihine Rücu Bir Nazar, Rus Ukraynasında Tarihi Fırkalar, Ukraynalıların Faaliyet-i Medeniyesi, Rus Ukraynası adlı seçilmiş makalelerden oluşmaktadır. Ayrıca, yazarların ortak bir önsözü, Ukrayna Cemiyet-i İstihlasiyesininTürk Milletine Hitabesi, Avrupa Efkar-ı Umumiyesine, Ukrayna Cemiyet-i İstihlasiyesinin Programı adlı cemiyet adına kaleme alınmış yazarsız üç bölüm ile o günkü Ukrayna Milliyetçileri için kurmak istedikleri Ukrayna devletinin haritası yer almaktadır. Ukraynalıların anavatanların ve komşu ülkelerdeki nüfuslarını gösteren detaylı bir tablo bulunmaktadır.
Erol Kömür Kitaplığı
Tüm Kitaplarımıza aşağıdaki linklerden erişim sağlayabilirsiniz...
“Gazi Paşa Hazretlerinin Maarif Umdesi” ve ASRİ TERBİYE VE MAARİF
***
Türk Basınında Atatürk’ün Vefat Haberleri: 10 Kasım 1938
***
EĞİTİM PSİKOLOJİSİ LABORATUVARI - Tecrübi Ruhiyat Laboratuvarı
***
Türkiye'nin İlk Zeka Testi Zekanın Mikyası Usulleri
***
UKRAYNA RUSYA TÜRKİYE: (Makaleler Mecmuası) Ukrayna Halaskar Cemiyet-i İttihadiyesi neşriyatından
***
***
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ ALBÜMÜ 23 Nisan 1920
***
ENDERUN SCHOOL INSTRUCTIONS: Instructions Special For Enderun-u Humayun Mekteb-i Aliye
***
Enderun Mektebi Talimatı: Enderun-u Humayun Mekteb-i Alisine Mahsus Talimattır
***
OSMANLI DEVLETİ ENDERUN MEKTEBİNDE EĞİTİM SİSTEMİ VE TÜRK EĞİTİM SİSTEMİNE ETKİLERİ: enderun mektebi
***
Enderun-u Humayun Mektebi Alisine Mahsus Talimattır
(Kitaba erişim bağlantısı için tıklayınız...)
Enderun Mektebi Talimatı orijinal adıyla Enderun-u Humayun Mekteb-i Alisine Mahsus Talimat Enderun Mektebi hakkında yaptığım araştırmalar sırasında arşiv taramasında karşılaştığım en ilginç dökümanlardan biridir.
Enderun Mektebi, Osmanlı Devleti ve Türk Eğitim tarihimizin en nadide kurumlarından biridir. Medeniyetimize özgü yapısı, işleyişi ve çıkmaları ile asırlarca Devlet-i Aliyeye hizmet ederek kendi yaşadığı devrin zirvesi olmuş hem de içinde yaşadığı sistemi zirvede tutmayı başarmıştır.
Başarıları, göz kamaştırıcı yaşamı kadar; beş asrın sonunda sistem dışı kalması, devlet ile birlikte inkıraza giden süreçten silkinip kurtulamaması ve günümüze yansıyan yönleri ile araştırmacılar için hala zengin bir alandır.
Enderun Mektebi’ni ilginç kılan en önemli özelliklerinden birisi değerinin kendi devrinde de anlaşılmış olmasıdır. Değerinin anlaşılması olgusu sadece mensuplarına yani Enderunlulara dair bir olgu değildir. Enderun zirve olduğu dönemde devletlerarası ilgi görmüş Dünyanın dört bir yanından farklı devlet adamlarının, seyyahların, yazarların ve araştırmacıların odağında bir kurumdur. Günümüzde bu ilgili hala devam etmektedir.
TÜRKLERİN MENŞEİNE DAİR - Mütekaid Erkan-ı Harbiye Feriki Enver
Transkript: Erol KÖMÜR
Turanı ne Keyhüsrev, ne Dara, ne Büyük İskender, ne Romalılar ve ne de başka bir fatih fethedebilmiştir.
Türklerin en celi ve fıtri olan alamet-i farika-i milliyesi cengaverliktir. Hususuyla ezmine-i kadimede bu haslet-i kavmiye daha kati bir surette mütecelli idi. Beşeriyeti terkip eden ve beyaz, sarı ve kara sıfatlarıyla yekdiğerinden tefrik olunan üç ırk-ı asliden ırk-ı ebyazın en büyük ve en kadim bir şubesi ve ulusu Türkler olduğuna hiç şüphe yoktur ve Türklüğü diğer şubelerden tefrik eden başlıca nişane cengaverliktir. Biz ırk-ı ebyaza mensup olan şubatı ancak mehd-i beşeriyet olan Asya kıtasında yekdiğeriyle mukayese edebiliriz. Çünkü bilahere Asya akvam-ı muhtelifesi birbiriyle az veya çok tasallub eyleyerek Avrupa sekine-i haziresini vücuda getirmiştir.
Burada ırkı asgara mensup olan ve Türkler ile ırken hiçbir münasebeti olmayan Çinlilerden bahs bile etmeksizin ırk-ı ebyazın şubat-ı muhtelifesini başlıca dört kola ve ulusa tefrik edebiliriz ki bunlar da: Türkler, Araplar, Acemler ve Hindlilerdir. Tasfif ül-sine dahi bu suretle taksim-i insali teyid eder. Halbuki Araplar vatan-ı aslileri cihetiyle Türklerden uzak düşmüş oldukları için şubatın mukayesesinde yalnız Türkler ile Acemleri ve Hindlileri kale almak icab eder ki buda lisan cihetiyle değil, belki ahlak-ı milliye nokta-i nazarından mümkün olabilir, Çünkü bade izah olunacağı üzere lisan meselesi teşhis-i milliyette bir delil-i kati olamaz.
Kolej ve liselere giriş, ara sınıflara öğrenci alımlarında 1965 yılında zeka testi uygulayan liselerden bazıları 1965 tarihli resmi bir belgede aşağıdaki gibidir.